...
14 Şubat Sevgililer Günü Sabahı, Özgecan'la uyandım...
O uyuyordu...
Delik deşik edilmiş insanlığım,
çaresiz, savunmasız bırakılmış, yakılıp terk edilmiş kadın duygularım,
bağrı patlarcasına susan anneliğim,
ince bir sesle toparlandı;
''anne bugün sevgiyi paylaşma günüymüş, öğretmenim söyledi....''
...
''Yok öyle bir gün, en azından bu ülkede yok kızım...
bugün senden 14 yaş büyük, senin kadar güzel, senin gibi bu ülkede kadın olarak doğmuş olma kaderine sahip
Özgecan'ın KÜL ve GÜL bedeninin
Özgecan'ın KÜL ve GÜL bedeninin
toprakla buluştuğu gün.......''
dedi ,
susan sesim
....
O'na her şeyi anlatabilmiştim,
kalp atışlarının içimde duyulduğunu öğrendiğim günden beri...
Konuşmaya başlamasıyla soru sormaya başlaması aynı tarihe tekabül ediyordu bu yüzden.
Gezi olaylarının sebebini sormuştu örneğin. Bu olan bitenin yalnızca bir ağaç meselesi olmadığını anlatmıştım.
Anlamıştı.
Anlamıştı.
Seçimler neden olur? Neden bizim adayımız seçimi kazanan aday olmaz, anlatmıştım. Anlamıştı.
Komik şeyler çizen , yazan adamları neden öldürmek istediler, öldürdüler? Şimdi kimse komik şeyler yazmayacak mı, çizmeyecek mi?
anlatmıştım.
Anlamıştı....
Anlamıştı....
....
O'nunla aynı ülkede, aynı cinsiyette , aynı dönemi yaşayan güzel kızı
Özgecan'ı
anlatamayacaktım.
...
...
''Sevgiyi Paylaşma Günü '' adını koyduğu günde hemde....
Öfkem, boğazımda koca bir yumruksa da;
insanlığın henüz son bulmadığını,
mücadelenin bitmediğini,
Kadın olmanın suç değil gurur olduğunu ,
yeryüzünde hala bir güne sığdırılamayan sevgilerin, aşkların olduğunu
olacağını
hissettirecek gücü bulmalıydım kendimde...
Onurlu, merhametli ,insanca yaşanacak bir dünyaya
UMUDUNU zedelememek için.
...
Adaşı ''deniz''e yakın bir yerde,
bol kalpli, bol pembeli, bol kırmızılı , çiçekli balonlu bir günü
''sevgiyi paylaşarak'' geçirsin diye sevdikleriyle,
her zaman olduğu gibi, hayallerimizi paylaştık onunla...
her zaman olduğu gibi, hayallerimizi paylaştık onunla...
Sevgiyi hatırlattık,
iyi şeyleri
güzel şeyleri....
ki,
O
ancak böyle,
bunlara dayanacak mücadele edecek gücü,
kendinde bulacaktı...
...
Nefretten, öfkeden uzak, vahşetten, şiddetten uzak
kurulacak yeni dünyada , kendi ülkemde
iyi bir insan,
akıllı, verimli, mücadeleci bir kadın olacaktı...
Özgecan'ı omuzları üzerinde uğurlayan kadınlar gibi...
...
Duyarlı, çağdaş, üreten, çalışan, fikir sahibi, söz sahibi
kadınların varlığı ve
yükselen sesiyle son bulabilir ancak bu
acılar
HER SUSUŞ BİR YOK OLUŞ..
...
Duyarlı, çağdaş, üreten, çalışan, fikir sahibi, söz sahibi
kadınların varlığı ve
yükselen sesiyle son bulabilir ancak bu
acılar
HER SUSUŞ BİR YOK OLUŞ..
Yorumlar
Yorum Gönder