Merhaba,
günlük ve asırlık sıkıntılara kaptırmadan kendimi,
içinde olmaktan başka kaçışım olmayan ''moda'' dan haberlerim var yine size.
Önerilerimde;
modanın tüketici tarafını değil, üretici tarafını göstermek,
bu yönüyle bakıldığında daha da keyifli göründüğünü anlatmak istiyorum.
Çok ilgimi çeken
fakat hala kendim için bir tane edinemediğim
triko çantalardan
söz edicem bugün.
Örgü örmenin de çiçek büyütmek gibi
ruhu dinlendirici bir yanı olduğunu bilir neredeyse bütün kadınlar.
Ekonomik sınıf gözetmeden, eğitim farkı, gelenek görenek inanış fark etmeden tüm kadınların mutlaka denemişliği olduğunu düşünüyorum.
Elinde şişleri, kolunun altında yumağı, burnunun ucuna düşmüş gözlükleriyle gördüğüm
50 li yaşlarında bir kadın
bana örgü örmenin nasıl, bir tutkuya dönüşebildiğini göstermişti.
Adım '' trikocu'' olduysa da,
ben elime şişleri alıp örgü örmeye dayanamıyorum fakat.
Bir de benim gibiler var işte...
Örülmüşe aşık, örmeye düşman...
'' Bir de üretmekten söz ediyorsun, bunun nesi üretmek?'' diyebilirsiniz.
E ben de fikir üretiyorum işte :)
Uzun lafın kısası,
triko çantalar çok moda kızlar.
Kalın kalın yumakları alın, kalın kalın şişleri tığları da; başlayın derim hemen çalışmaya.
Sonra üzerini süsler misiniz, boyar mısınız size kalmış.
İşte benden öneriler...
Dolce & Gabbana ne eylerse güzel eyler demiş atalarımız :)
Bu çantadaki gibi örneğin...
Chanel geri kalır mı? Kalmaz elbet.
Yaz için harika görünen Chanel triko çantalar bunlar da.
Bir de;
Dolce & Gabbana ya da Chanel kadar duyulmuş olmasa da,
çalışmalarını sanatsal bulduğum
Danielle Gregis'in triko çantalarından söz etmek istiyorum.
Geri dönüşüm malzemeleri kullanımını çağrıştıran, çevreye duyarlı,
günlük ve sık kullanıma elverişli olduğu kadar
estetik duygusuna da cevap veren tasarımlar.
Kendimiz evde,
eskiyen tshirtleri ince şeritler halinde kesip
birbiriyle karıştırarak çizgi şeritler oluşturur ve bu hissi alırmışız gibi geliyor.
Denenebilir...
Yukarıda örneklerini gördüğünüz giibi
Her şeye üşenen,
ama hiçbir şeyden geri kalmayanlar için,
ticari düşünülmüş triko çantalar da var artık piyasada.
Sosyete tayfasından değilseniz, biraz pahalı bulabileceğiniz türden.
Son olarak,
bu yazıyı yazmama ilham olan ve aslında baştan beri saydıklarımın içinde ''en trend'' olan
WAYUU BAG ler...
Adını duydunuz ya da bundan sonra daha sık duyacağınız
Wayuu bagler yaz kış dinlemiyor.
Dünya moda endüstrisinin en önemli ilham kaynaklarından olan,
müzik festivali organizasyonları WAYUU BAG den geçilmiyordu geçen yıl.
Bu akıma en ünlüler de kapılınca bir çığ gibi büyüdü etkisi.
Siz de, muhteşem renklere muhteşem desenlere sahip olanlarını gördükçe
mutlaka bir tane edinmek isteyeceksiniz.
Gücü yeten, gözü kesen varsa oturup yapsın derim,
bana da fotoğraflarını göndersin, buradan yayımlayalım.
Hatta belki girişimci kızlar, ticaretini bile düşünmeye başlamış olabilir :)
Şimdi başlasanız yaza ancak biter.
Kolları bir an önce sıvayın derim :)
Yalnız bana hiç kolay bir işmiş gibi görünmedi söyleyeyim...
Ben gibi gördüğüne aşık ama tembellikte sınır tanımayanlar için, adres belli;
Kolombiya...
Wayuu baglerin anavatanı.
Üstelik vizesiz gidildiğini biliyorum.
Öyleyse;
çalışkanlara ''hadi kolay gelsin''
ben gibi tembellere de'' iyi yolculuklar'' diyorum.
;)
Bir başka, nereden çıkacağı belli olmayan konuda görüşmek üzere
esen kalın ;)
Yorumlar
Yorum Gönder