Sabah uyandığımda,
dışarıda çırılçıplak güneşi görmüşsem o gün,
bulutlar gölge edememişse
daraltamamışsa içimi
ve
bir sürü karanlık,soğuk, sıkıntılı günlerin ardından gelivermişse
bu aydınlık;
baharın geldiğine inanıp,
aldanıveririm...
Çiçeklenirim,
renklenirim,
neşelenirim
bilmeden zamanlı mı zamansız mı ....
Evin tülünü perdesini, penceresini açarım sonuna kadar,
bir temiz nefes için...
Ayarları bozulmuş gibi gözlerimin, her yeri renkli görürüm.
Renkli desenli giysileri seçmiş olurum.
Bahçedeki ağaç mutlaka çiçeklenmiş olur.
Böyle günlerde yaşadığım ev,
çalıştığım ofis modası
işte budur;
RENGARENKS
:)
''İlham veren koltuk'' koydum adını....
...
İŞTE EVİM :)
Renkli mobilyalar,
beyaz duvarlar.
Duvarlarda milyon tane resim (resimlerin beşyüzbini benim...)
Bir sürü renkli farklı çerçeve.
Vazoda değil, saksıda çiçekler.
Kocaman orta sehpa
üzerinde bir ay boyunca bitirmeye fırsat bulamadan yeni sayısı çıkan dergiler.
....
İŞTE OFİSİM :)
Yine milyon resim
bol dergi, bol kartela, bol iplik...
Siyah- beyaz tekstil ürünleri içinde renkli sandalye, koltuk da olabilir.
Çarpan pembeler,sarılar , yeşiller, maviler...
Ya da
büyük beyaz bir masa, beyaz duvarlar, renkli aksesuarlar....
.................................................................
Hayalden öte dünya var mı;
her şeyin yanılgısız olduğu, kusursuz olduğu,
renkli olduğu,
bizim olduğu ? ...
Çokça kullanır oldum bu aralar Can Yücel'in bu sözünü;
öyle bana göre ki...
''DÜŞÜNDE BİLE GÖREMEZ İŞLER,DÜŞLERİN GÖRDÜĞÜ İŞLERİ''
...
Herkese
düşleriyle
zengin,
renkli,
mutlu
bol nefesli
bir BAHAR
diliyorum
:)
Yorumlar
Yorum Gönder